Vertigo tanım olarak çevredeki nesnelerin, odanın döndüğü hissinin yaşandığı bir hareket ilüzyonu olarak tarif edilebilir. Vertigo bir hastalık değil bir bulgudur yani karın ağrınız olduğunda buna sebep olabilecek birçok hastalık olabileceği gibi Vertigo bulgusuna da sebep olabilecek birçok hastalık vardır.
Baş dönmesi çoğunlukla ciddi hastalıkların belirtisi olmasa da yaşam kalitesini önemli ölçüde azaltan bir durumdur.
Baş dönmesi tedavisinde en önemli adım doğru tanının koyulmasıdır doğru tanı için öncelikle hastanın şikayetlerinin dinlenmesi gerekir. Hastanın şikayetleri büyük oranda bize hastalık ile ilgili ipuçları verse de ayırıcı tanı için bazı testlere ihtiyaç vardır.
VNG (videonistagmografi), kalorik test, V-HIT testi gibi ileri teknolojinin kullanıldığı testler baş dönmesine sebep olan hastalıkların belirlenmesinde ve doğru tanı koymakta bizim elimizdeki en güçlü testlerdir.
Tekrarlayan vertigoya en sık sebep olan hastalıklar şunlardır:
Baş dönmesi şikayeti olan hastalığın çoğunun yaşadığı pozisyonel vertigonun nedeni, kulaktaki denge kanallarında biriken Kalsiyum kristalleridir.
Bu rahatsızlıkta genellikle eğilip kalkıldığında, ya da yatakta sağdan sola soldan sağa dönerken şiddetli bir baş dönmesi yaşanır. Bu rahatsızlığın beyinle bir ilgisi olmayıp Kulak Burun Boğaz hekimlerince tedavi edilmektedir.
Bu hastalığın çoğunlukla kendiliğinden çok kısa sürede geçtiği gözlemlenirken, kimi zaman da Kulak Burun Boğaz hekimleri tarafından yapılan çeşitli pozisyon manevraları ile Kalsiyum Kristalleri orijinal pozisyonlarını alırlar.
Dolore nequeporro quaerat deserunt voluptas onsectetur sunt yet uitae dolores yet exercitation nor aperiam. Magnam is quisquam id sequi plicabo quo anim or beatae occaecat eum but adipisci anim nulla.
Meniere hastalığına iç kulak sıvılarının basınç artışı neden olmaktadır. Bu basınç artışının nedeni henüz net olarak bilinmemektedir. Bunun sebebi iç kulak sıvılarının boşaltım kanallarının tıkanmış olması ya da atılan sıvının üretilenden az olması neden olabilmektedir.
Baş dönmesi, kulakta uğultu, dolgunluk hissi ya da dalgalı işitme kaybı bu hastalığın belirtilerindendir. Bunların yanında bulantı, çarpıntı, ishal, terleme, kusma ve hatta ölüm korkusu da yaşanabilir.
Meniere hastalığının teşhisi zor olsa da hastanın anlattıklarının yanısıra düzenli takip, muayene ve tetkikler ile teşhis koyulur.
Bu hastalığın tedavisinde öncelikle ani baş dönmesinin tedavisi yapılıp, basınç artışını önleyici tedbirler alınır ve gerekirse cerrahi tedaviler yapılır.
Migrenöz vertigo sıklıkla Sinüzit ve Pozisyonel vertigoyla karıştırıldığından tanısı zor konmaktadır.
Bu hastalıkta baş dönmesine baş ağrısı eşlik edebilir, ışık ve ses hassasiyeti, algı bozuklukları yaşanabilir. Bu hastalığın tanısının konulmasında Kulak Burun Boğaz Hastalıkları uzmanları ile Nöroloji uzmanlarının birlikte çalışması fayda sağlar.
Migrenöz vertigoda kanıtlanmış bir tedavi yoktur. Öncelikli amaç migren atakların sıklığını azaltmaktır. Dolayısıyla bu atakları tetikleyici; aşırı stres, parlak ışık, yoğun koku ve ses gibi uyaranlardan uzak durmak gerekir. Bunun yanında çeşitli ilaçlarla da hastalığın etkilerinin azaltılması amaçlanır.
Baş dönmesi denge bozukluları denge bozukluğuna bağlı olarak kişinin düşerek yaralanmasına sebep olabilir. Zihinsel karışıklık ve muhakeme bozukluğu sonucunda baş dönmesi yaşayan kişi yürürken zorlanabilir, mide bulantısı yaşayabilir, korku ve endişeyle karşı karşıya kalabilir.
Baş ağrıları genellikle basit ilaç kullanımı veya yaşam tarzı değişiklikleriyle bir süre sonra geçebilmektedir. Fakat bazı durumlarda baş ağrısı tedavisinin yapılabilmesi için öncelikle altta yatan sebeplerin çözülmesi gerekmektedir.
Eğer daha önce bir baş dönmesi sorunuyla karşı karşıya kalmadıysanız, aniden başladı ve uzun süredir düzelmediyse mutlaka en kısa süre içinde bir doktora başvurunuz. Baş dönmesi kendi başına bir belirti olduğu için baş dönmesine bağlı belirtiler bulunmaz, fakat altta yatan sebeplere bağlı gelişen belirtileri ise;
Baş dönme tedavisi altta yatan hastalığa göre yapılır. Orta kulak enfeksiyonu varsa antibiyotikler kullanılır. Kulakta iyileşmeyen enfeksiyon varsa cerrahi tedavi gerekebilir.
Menier hastalığında hastalara tuzsuz diyet ve idrar söktürücü ilaçlar verilir. Benign paroksizmal pozisyonel vertigoda (BPPV) hastalık bir kaç hafta veya ayda kendiliğinden sonlanır. Bu durumdaki hastaya hekimler bazı pozisyonel manevralar yapabilirler.
Düzelmeyen hastalara yönelik nadiren düzelmeyen hastalara iç kulağa yönelik cerrahi düşünülebilir. BPPV li hastalar ani baş hareketlerinden kaçınmalı, bol istirahat etmeli, bol sıvı tüketmelidirler. Yüksekte çalışmaktan ve tehlikeli cihaz kullanmaktan kaçınmalıdırlar.
Baş dönmesi tedavisinde fizik tedavi de kullanılmaktadır. Tedavi esnasında kafein, tütün ve alkolden uzak durmak gereklidir.
Bu hareketler sırasında baş dönmesi haricinde güçsüzlük, uyuşma veya görme değişiklikleri gibi şikâyetleriniz ortaya çıkarsa egzersizlere devam etmeyin ve doktorunuza başvurun.