Anevrizma, genel anlamda vücuttaki atardamarlarda ve aort damarlarında oluşan çıkıntı ve baloncuklardır.
Beyin anevrizması beyindeki kan damarlarında çıkıntı ya da balonlaşma olmasıdır. Beyin anevrizmaları atardamar duvarında incelme nedeniyle oluşurlar.
Beyin MR ya da tomografisine bakıldığında bu çıkıntı ya da balonlaşmalar genellikle dalında asılı meyve görüntüsü verirler.
Beyin anevrizması olan her 10 kişiden birinde de baloncuğun patlaması sonucu, beyin kanaması gelişir. Çok şiddetli baş ağrısı, çift görme ve göz kapağı düşüklüğü beyin kanaması belirtileridir.
Her ne kadar beyin anevrizmaları endişe verici olsa da birçok beyin anevrizmasın belirti vermez ve sağlık sorunlarına neden olmaz. Ancak ailede anevrizma öyküsü varsa düzenli sağlık kontrolünden geçmek ve ilerde oluşabilecek sorunlara karşı önem almak çok önemlidir.
Anevrizmaların nedeni tam bilinmese de sigara, yüksek tansiyon ve ailesel etkenlerin rol oynadığı tahmin ediliyor.
Birçok etken atardamar duvarında zayıflamaya yol açarak anevrizma gelişimine sebep olabilir. Beyin anevrizmaları erişkinlerde sık görülür. Ayrıca kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür.
Pediatrik Beyin Cerrahisi hizmetlerimiz ile ilgili detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Beyin anevrizmaları iki şekilde belirtilerini gösterebilirler. Bunlardan birincisi, kitle etkisi nedeniyle beyin dokusunda herhangi bir bölgeyi sıkıştırması sonucunda ortaya çıkar. Böyle durumlarda sıkıştırılan bölgenin fonksiyonu tam olarak yerine getirilemez ve ilgili aksaklıklar ortaya çıkar. Örneğin anevrizma göz kapağını hareket ettiren önemli bir sinirin yanında oluşabiliyor.
Anevrizmanın bu sinire baskı yapması sonucu da hastanın göz kapağında düşüklük ya da göz bebeğinde büyüme gelişebiliyor. Bu nedenle göz kapağındaki düşüklük anevrizmanın habercisi olabileceği için mutlaka dikkate alınması gerekiyor.
Yırtılmamış anevrizma küçükse hiç semptom vermeyebiliyor. Ancak büyük yırtılmamış anevrizmalar beyin dokusu ve sinirlere baskı yaparak şu belirtileri verebilir:
İkincisi ise anevrizmanın patlamasıyla ortaya çıkan, ilkine göre daha şiddetli, kanama bulgularıdır.
Şiddetli baş ağrısı, kanamaya yol açmış beyin anevrizmasının ilk belirtisidir. Hastalar, baş ağrısının daha önce yaşamadıkları şiddette geliştiğini belirterek, “Kafamın içinde sanki bir şey patladı” der.
Beynin çevresindeki zar tabakasının altında su tabakası mevcuttur. Kanama da bu suyun içine doğru akar ve beynin suyunun dolandığı her yere yayılır. Beyin suyunun dolaşımını bozması sonucu kafa içindeki basınç artar. Beyin anevrizmasında baş ağrısı da bu yüzden oluşur. Ağrının yanı sıra, aşağıdaki belirtiler de görülebilir:
Tomografi ve MR yöntemleriyle beyinde bulunan anevrizmaların pekçoğuna tanı konulabilmektedir.
Bilgisayarlı tomografi ve MR’dan daha ayrıntılı inceleme için yapılır. Kol veya bacağınızdaki kan damarından ufak bir tüp (katater) yardımıyla kontrast sıvı verir. Daha sonra röntgen cihazı ile beyninizin damar haritası çıkarılır. Doktorunuz buna göre anevrizma tanısı koyabilir.
Doktorunuz patlamış bir anevrizmadan şüphelenirse bu testi yapabilir. Ağrı kesici uygulanarak omurilik sıvısı alınır. Bu sıvıda kan olması, damarın yırtıldığı anlamına gelebilir.
Günümüzde yırtılarak kanama oluşturan anevrizmalar için iki etkin tedavi yöntemi bulunmaktadır:
Beyin ameliyatı yapılarak Klip denilen kıskaçlarla anevrizma balonu kapatılır. Ameliyat sırasında doktorunuz kafa kemiğinin bir bölümünü çıkararak ve beyin zarını açarak anevrizmaya ulaşır ve anevrizmayı besleyen ana damarı bulur eder. Kan akışını kesmek için anevrizmanın açıklık olduğu yere metal bir klips yerleştirir ve kan akımını durdurur.
Kafatasının açıldığı bir ameliyat değildir. Genellikle kasıktan yerleştirilen kateter yardımı ile damar içerisine yumuşak platin bir tel sokulur. Tel, yumak şeklinde balon içerisine yerleştirilerek burada pıhtı oluşturur ve kan akışını durdurur.
Her iki işlemin de riskleri vardır. Endovasküler tedavi daha güvenli ve non- invazif görülse de, tekrar kanama riski daha yüksek olup, ek prosedür gerektirebilir.
Ameliyatın ya da endoskopik yöntemin işe yaramayabileceği daha büyük anevrizmalar için kullanılır. Genel anestezi altında açık ameliyatla yapılır, kafatası ve zarı açılır. Bu işlemde doktorunuz beyindeki atardamarın iç duvarına, kan akışının yönünü değiştiren bir stent yerleştirir. Böylece damarda kan birikmesi ve damarın patlaması önlenir.
Anevrizma, tedavisi olan bir hastalıktır. Uzman kişiler tarafından yapılan anevrizma ameliyatı, düşük riskli bir tedavi yöntemidir.
Sigara, ameliyatta genel anestezinin akciğer üzerine olan yan etki riskini artırmaktadır. Hastaların, en azından sağılığına kavuşana kadar sigaraya ara vermelerini şiddetle öneriyoruz.
Kan basında ani yükselme, anevrizma kanamasının en önemli nedenlerinden biridir. Anevrizma teşhisi konulan hastaların öenmli bir kısmı aynı zamanda hipertansiyon hastasıdır. Bu hastaların ameliyata kadar geçen hazırlık süresi içinde tansiyon ilaçlarını tavsiye edilen şekilde kullanmaları önemlidir. Ayrıca, hazırlık döneminde kan basıncında ani yükselmeye neden olabilecek ağır eksersizlerden kaçınılmalıdır.
Hastalarımıza, tedavileri sonlanana kadar alkollü içeçek kullanmamalarını veya en azından alınan miktarı olabildiğince kısıtlamalarını öneriyoruz. Alkol kullanımı, kan basıncının kontrolünü güçleştirmekte ve ayrıca operasyon sırasında alınan genel anestezinin yan etki riskini yükseltmektedir.
Tedavisinde stent kullanılması planlanan hastalarda, işlemden birkaç gün önce kan sulandırıcı bazı ilaçlar başlanması gerekebilir. Stent yerleştirilmesi planan bu grup hastada, kan sulandırıcı ilaçların etkinliğini araştırmak için bir kan testi yapılır. Bu test, alınan kan sulandırıcı ilaçların istenilen etkiyi sağlayıp sağlamadığını ortaya çıkarır. Gerek görülen hastalarda, uygun ilaç değişikliği yapılabilir.
Bu hastların hastanede yatış süreleri, beyin kanamasına bağlı ortaya çıkabilecek damar spazmı (vazospasm), beyin su toplanması (hidrosefali) ve diğer öenmli komplikasyonların gelişmesine bağlı olarak uzayabilir, 4-5 haftayı bulabilir.
Serebral anevrizma olarak da bilinen beyin anevrizması, damarların dayanıksız ve yırtılmaya meyilli olması beyin kanamalarına yol açabileceği için anevrizmalar arasında en tehlikeli olandır. Baloncuğun oldukça küçük olduğu bazı durumlarda ise belirti görülmemektedir.
Beyin anevrizma kanaması, organ için en acil ve tehlikeli durumlardan biri. Hastaların yüzde 25'i anında hayatını kaybediyor. Yüzde 50-60'ıysa tedavi edilmezse ölüyor. Geri kalanların da sadece yarısı normal yaşamlarına dönebiliyor.
Anevrizma kanaması ve kanama komplikasyonlarına bağlı ölüm oranı %50'dir. Kanamış bir anevrizmanın tekrar kanama riski ilk günlerde daha yüksektir ve hastaların %50'sinde 6 ay içinde tekrar kanama görülmektedir. Bu nedenle kanamış anevrizmalar muhakkak tedavi edilmelidir.